MERHABA...
Dengesiz giden havalar sonunda Ata'yı da hasta etti.Allerjik sıkıntılar zaten birkaç haftadır vardı ama
dün öksürük ve burun akıntısı arttı.
O yüzden bugün okula göndermedim.
Öğleden sonra aile hekimine gittik.Belki de hayatımda gördüğüm en güleryüzlü doktor.Hani özel doktorlarda bile bu kadar sevimlilik görmedim ben.
İzindeymiş ne yazık ki.Bir başka doktor muayene etti Ata'yı.Bu doktor da tam tersi asık suratlı biriydi.
"Günaydın" dememe karşın sanki yabancı bir dilde konuşmuşum gibi yüzüme boş boş baktı.
"Neyse" deyip kelimelerimi içime attım.
İlaçları yazdı,daha doğrusu bize bir kağıda şifre yazıp verdi.Eczaneye biz o şifreyi verip ilaçlarımızı aldık.
Demek ki uzun zamandır gitmemişim doktora.Epey değişiklik olmuş.
Dönüşte Fırıncı Orhan'dan simitlerimizi aldık.Eve gelince de kaşar peynirlerini simitlerle buluşturduk.Yanına ayranlarımızı koyduk.
"Simitini ye,ilacını içip biraz dinlen" dedim..."Tamam,yiyene kadar da bilgisayara bakayım" dedi.
Malum bu bilgisayar denen alet biraz ilgilenmeyince küsüp gidiyor.
Onun için üzerinden hiç elini çekmeyeceksin.Nasılsa anne klavyenin harflerinin arasına kaçmış susamları da
elektrik süpürgesi ile temizler :)
Hey gidi hey....Bizim zamanımızda...Neyse...
SEVGİYLE VE SAĞLIKLA KALIN...
Çok geçmiş olsun canım ya,benimkiler yeni atlattılar ama sanki yine hafiften var birşeyler..
YanıtlaSilAfiyet olsun,canımdıa çektirsin yarın sabah bende alayım bari:)