29.03.2013

BILDIRCIN YUMURTASIYLA OMLET

MERHABALAR....
Sonunda haftayı bitirdik. Aslında bu hafta çok çabuk geçti sanki.
Sabah Ata'ya hazırladım fotoğraftaki omleti...
Hep diyorum ya Ata yemek konusunda çok seçicidir diye.Örneğin hiç omlet yemez.Hoş yumurtayı haşlanmış olarak ta sevmez.Şimdiye dek tam bir yumurta yediği görülmemiştir.
O yüzden ben de bıldırcın yumurtası alırım,4-5 günde bir onu pişiririm.
Tek lokmada bittiğinden yer.Ben de proteini bu yumurtadan alıyor diye avunurum işte.
Sabah tost ekmeğinin orta kısmını bardakla kesip çıkardım.Ekmeği tavada iki taraflı kızarttıktan sonra bıldırcın yumurtasını ekmeğin boş kısmına kırdım.
Tabii Ata sarısı ve beyazını ayrı ayrı görünce hiç yemeyeceğinden yumurtayı çırptım.Ama çırpmadan kırılsa daha güzel dururdu.
Sonrası kendi damak tadınıza göre ekmeği çeşitlendirmeye kalıyor.07:30 da yaratıcılık ancak bu kadar oldu.
Ata "fotoğrafını çekmeyi unutma,çok güzel olmuş" dedi.
Fotoğrafları çektim,tabağı Ata'nın önüne koydum.Peki oğlum bana ne söyledi dersiniz;
"Bunu ben yemeyeceğim değil mi?Ben omlet yemem...."
SEVGİYLE VE NEŞEYLE KALIN...
Mutlu Hafta Sonları...

 

 

28.03.2013

KEYİF YAPMADAN OLMAZ...

Annen "sen çayı hazırla,ben geliyorum" derse,
sonra da torunu ve kızıyla yemek için dolmalar,tatlılar,kurabiyeler yüklenip gelirse....
"Ben rejimdeyim ,yiyemem" denmez...

Bu güzel akşamüstü keyif yapmadan olmaz:)

SEVGİYLE VE KEYİFLE KALIN....

26.03.2013

DAMLA SAKIZLI RULOLAR...

SELAMLAR...
Söylediğim gibi bugün tembellik günümdü.Tembellik iyi de Ata illa sorar gelince" tatlı birşeyler var mı?" diye.
Baktım çekmecede Dr.Qetker'in sakızlı muhallebi paketi var,hemen işe koyuldum.
Tarifi  Dr.Qetker'in kendi sitesinden aldım.Olduğu gibi yazıyorum buraya.
******
Malzemeler:
10 adet kakaolu petit beurre bisküvi
45 g (yarım su bardağı) öğütülmüş fındık
1 çay kaşığı tarçın
1 poşet Dr. Oetker Sakızlı Muhallebi
700 ml (3,5 su bardağı) süt
25 g margarin

Hazırlanışı:
Bisküvileri ufalayarak un haline getirin. Öğütülmüş fındık ve tarçın ile karıştırıp 26x35 cm boyutlarındaki tepsiye tabanını kaplayacak şekilde yayın. Sakızlı muhallebiyi süt ile karıştırarak pişirin. Kaynamaya başladığında margarini ilave edin ve 3-4 dakika daha kaynatın. ocaktan alın, 5-10 dakika karıştırarak soğutun ve mikser ile 5 dakika çırpın. Bisküvilerin üzerine eşit yayın ve buzdolabında 2-3 saat bekletin. Spatula ile dikdörtgenler şeklinde porsiyonlayın. Rulo şeklinde sararak servis tabağına alın.

GÜNÜN SÜRPRİZİ:KİTAPLAR..

MERHABALAR...
Günün ilk yarısı hafif bir tembellikle geçti.Dünden çok yorulmuşum,bugün keyif günüm..
Günün ikinci yarısı ise sürprizim kapımı çaldı.Yitik Ülke Yayınları'ndan hediye kitaplarım geldi..
Twitter'da yeni takip etmeye başlamıştım.Kitap dostlarına kitap hediye edeceklerini söylediler.
Ben bir kitap beklerken üç kitap birden geldi.İşte işin sürpriz kısmı bu oldu.
Üstelik 'Hayaller İçinde Bir Düş' kitabının kahramanının adı da DERYA.
Bu kitapları okumak çok büyük keyif olacak...
Eğer siz de twitter kesaplarını takip etmek isterseniz BURADAN buyurun.Çok güzel ve ilginizi çekecek kitaplardan haberdar olun...Benim favorim ''90'lar Kitabı''En yakın zamanda alıp okuyacağım.
Bugünlük bu kadar..Görüşmek üzere...
SEVGİYLE VE KİTAPLA KALIN...

25.03.2013

ŞİFA NİYETİNE KIRMIZI ERİK ŞURUBU

YENİ HAFTADAN MERHABA..
Her ne kadar Ata ile ilgili sağlık problemlerimiz azalsa da  alerji dönemlerini boş geçmiyor.
Geçen haftadan öyle öksürmeye başlayınca hazır meyve sularını içmesin diye derin dondurucudaki erikleri çıkardım.
Tencereye yarım kilo erik,bir tane çubuk tarçın,küçük bir parça çubuk vanilya,yarım avuç kadar nar çiçeği,yarım çay bardağı şeker koyup erikler yumuşayana kadar kaynattım.Şekeri damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz,ben az ekledim.
Harika bir tadı oldu.Ne yazık ki erik az kalmıştı dolapta.Onu da zaten et haşlarken ya da zeytinyağlı yemekleri pişirirken hafif ekşilik versin diye birer-ikişer içlerine atıyordum.Seneye daha çok depolayacağım:)
İşte benim pazartesinden lezzet notlarım bu kadar..
Görüşmek üzere...

SEVGİYLE VE SAĞLIKLI KALIN...


24.03.2013

#benimiçinBUMERANG

MERHABALAR....
2009 yılıydı bloğuma yazmaya başladığım zamanlar...Ekran karşısında beklerdim,birisi gelip te yorum yazsa diye..
2010 yılında blogger arkadaşlarımdan biri BUMERANG'la tanıştırdı beni.''Ziyaretçi sayım öyle çok arttı ki..'' deyince denemek şart oldu..Sonra....Sonra BUMERANG benim için çok şey ifade etmeye başladı...
Düşündüm,Bumerang benim için ne demekti?
  • Bumerang,yazdığım yazıları binlerce insana ulaştıran bir postacı...
  • Bumerang,bir sabah çayımı içerken attığım tweete ertesi gün çayımı içerken okumam için  kitap gönderen  bir arkadaş....
  • Bumerang,sürekli sürprizler yaparak bloggerları farklı şehir ve ülkelerde ağırlayan bir seyahat acentası...
  • Bumerang,içeriğime uygun kaliteli reklam teklifleri veren bir reklamcı...
  • Bumerang,yayınladığım reklamlardan kazandığım parayı avm'lerde harcarken "al kızım,bu para senin doya doya harca" diyen bir baba....
  • Bumerang,bloğumu daha iyi duruma getirebilmem için eğitim programları hazırlayan bir öğretmen...
  • Bumerang,''hurriyet.com.tr'' ana sayfada bloğumun reklamını yaparak arkadaşlarıma hava atmamı sağlayan bir abi...
  • Bumerang,"sen de bir reklam metni yaz,bundan da para kazan" diyerek umulmadık zamanda ikramiye veren bir patron...
  • Bumerang,yazarken yalnız olmadığımı hissettiren bir dost....
Kısacası bir BLOGGER için BUMERANG çok şey demek....
Not:Siz de Bumerang'lı olmak isterseniz BURADAN BUYRUN...

22.03.2013

İSTANBUL MİNİATÜRK'E GİTTİNİZ Mİ??


SELAM;
İstanbul Miniatürk'e gittiniz mi bilmiyorum ama biz gitmiştik.Hem de nerdeyse 3 yıl önce.Ama o dönem yaz tembelliğime gelmiş herhalde yazmamışım.Oysa ki çok güzel ve eğlenceli bir parktı.
Şu an çocuk,öğrenci 3TL,büyükler içinse 5 TLlik olan biletlerle içeri giriyorsunuz.Türkiye'deki önemli tarihi ve kültürel eserlerin minyatürleri yapılmış.Her eserin başında bulunan makinelere bileti okutup eserle ilgili bilgileri dinleyebiliyorsunuz.

Küçük bir stadyum yapmışlar örneğin,minik minik taraftarlar.Öyle eğlenceli ki.Çocukları bırak büyükler için bile ilginç.Takımınızın marşını dinlemek ve taraftarları coştumak isterseniz 1TL yi makineye atıyorsunuz.
Alan çok büyük.Hele ki güzel havalarda gezmek çok daha eğlenceli olur.
Boğaz köprüsünden yürüye yürüye geçiyorsunuz:)
Henüz gerçeğini görmediğiniz eserlerin minyatürleri bile büyülüyor sizi.

''Aaaa...onu da yapmışlar,bu da var'' diye dolaşıp duruyorsunuz.
Havaalanı,otoban..Üstelik otobandaki araçların hepsi hareketli.Uçak ta öyle.Buraya fotoğrafını ekleyemediğim tren,teleferik...
Daha benim anımsayamadığım neler var kimbilir..Bence çoluk,çocuk ailecek gidin,gezin..
Diğer ayrıntılar için MİNİATÜRK'ün kendi sitesine bakabilirsiniz...
SEVGİYLE VE GEZGİN KALIN...

21.03.2013

YULAF EZMELİ OMLET

GÜNAYDIN....
Havanın bir sıcak bir soğuk olduğu günlerdeyiz.Bense almış olduğum rejim kararımı bir öyle bir böyle demeden hemen uygulamaya başladım.
Dedim ya dün yulaf ezmesi aldım diye,hemen ilk tarifi denedim.
Bir yemek kaşığı yulaf ezmesine üzerini kapatacak kadar süt ekleyip biraz yumuşattım.Sonra üzerine bir adet yumurta kırdım.Bolca maydanoz,zerdeçal,kırmızı biber ekleyip iyice çırptım.Tabii ki tuz koymadım.
Tavayı iyice ısıtıp (yağ koymadan) karışımı üzerine döküp kısık ateşte pişirdim.
Yumurtanın pişirilme şekli tabii ki tamamen zevkinize göre değişebilir.
Yumurtayı bu şekilde yapınca ekmek te yememiş oldum.
Bakalım bir faydası olacak mı??Dünyanın en zor işi olmalı rejim yapmak.Daha karar verdiğiniz anda bütün algılarınız açılıyor.
Çevrede ne kadar güzel yemek kokusu varsa almaya başlıyorsunuz.Dayanılmaz oluyor:)
SEVGİYLE VE AZİMLE KALIN..

20.03.2013

REJİM ÖNCESİ SON KAÇAMAK..

SELAM...
Görüntü dün akşamdan..Aslında çikolatayla sıkı bir ilişkim yoktur.Nadiren canım ister,onda da karamellisini yerim.
Çocukken çikolata benim heryerimde kırmızı kabarcıklıklara neden olurdu.O yüzden de hep uzak durdum.
Rejim konusuna gelince,aslında geçen yıl ekmeği sadece kahvaltıda yemeye başladıktan 4-5 ay sonra yaklaşık 6 kilo vermiştim.Sonra işyerinde yemekler bozulup karnım doymamaya başlayınca ekmeğe yeniden başladım ve gidenler dönüverdi.
Şimdi evdeyim,yine ekmeği kestim.Ama bu sefer de hareketim azalınca kilolar fazlalaşır diye korkuyorum.Yani ekstra birşeyler yapmak lazım.Yaza kadar 5-6 kilo vermeyi hedefledim...
Aslında insan evde yalnız olsa  daha kolay olur.Evdekilere mis kokulu şeyler pişirirken insan nasıl dayanır??
Bugün yulaf kepeği almaya gittim Migros'a.Bulamayınca ezmesini aldım.Sanırım Rossmann'da varmış,hafta sonu oraya bakarım..
Neyse yazdıkça aklıma yemek geliyor...Şimdilik hoşçakalın...
SEVGİYLE VE FİT KALIN...
 
 

19.03.2013

ÖĞLE YEMEĞİNE ÇITIR TAVUK..

SELAM,
ATA okulu yakın olduğundan öğle yemeğine eve geliyor.
Ne yazık ki yemek konusunda çok seçici olduğundan hergün birşey bulmak zor oluyor.
Örneğin patatesi yalnızca kızartılmış haliyle yer,pilava başka bir yemeğin suyu bulaşırsa yemez ,yemeğin içindeki soğanları yemez,domates hiç yemez,her yemek sonrası tabak yıkanmazsa o tabaktan yemek yemez,omlet yemez...
Say say bitmez sizin anlayacağınız.Biber dolması yemez,kuru patlıcan dolması yer.Eti çok severek yemez,işkembe çorbasını sever.Havucu çiğ yer,yemeğin içinde yemez.Maydonozu severek yer.Garip bir zevki var anlayacağınız.İlerde çok aç kalacak çok...

Ben de bu öğle yemeği menüsüne bu çıtır tavukları hazırladım.
Göğüs etlerini küp küp doğrayıp kürdana dizdim.
Önce una,sonra yumurtaya,en son da galeta ununa bulayıp kızarttım.
Kürdanı dekoratif olsun diye,tutup yemesi de kolay olduğundan kullandım.
Hem göğüs etini de yemeyen Ata için  küçük but ya da kanat görünümü vermiş oluyorum...

İşte bugünden de ev halimiz bu kadar...

SEVGİYLE VE HUZURLA KALIN...

18.03.2013

HAFTA SONU NOTLARI

YENİ BİR HAFTADAN MERHABA;
Cuma gecesi yatmadan önce buzdolabının üzerine bir not iliştiriverdim.
''Bugün kahvaltıyı dışarda yapalım mı?''
Bizim evin erkekleri hafta sonu falan dinlemezler saat 7:30-8:00 arası  kalkarlar.Bense en azından hafta sonu uyunmalı fikrindeyimdir ama onlara kıyamadığımdan en geç 9:30 da kalkmış olurum.
''Günü kaçırmayalım'',der koca.
Bu sefer notu ben yazdığımdan ben de 7:30 da güne merhaba dedim.Erkenden yollara düştük.Güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Kızılay'a gittik.Seviyorum Kızılay'da dolaşmayı.Kitapçıları gezdik,Ata'ya biriki kitap aldık.
Baktık ki hava hafif esintili kapalı biryer olsun diye Kentpark'a gittik.Orada da kitapçıda dolaştık.Aslında tatil rotamız için seçtiğimiz ülkeleri anlatan kitaplar arıyorduk.Hangisi daha kapsamlı karar veremeyince bu işi sonraya bıraktık....
Eve geldiğimizde kargodan bana bir paket geldiğini gördüm.
Bumerang'ın hediyesi Juan Rulfo'nun "OVA ALEV ALEV" adlı kitabı ve bir not defteri..
Gün kitapla başlayıp,kitapla sonlandı sizin anlayacağınız.
Pazar günse tembelliğin sınırlarını zorladık.
Çay,börek,tv,internet,şekerleme,muhabbet ve Survivor'la uzun ve güzel bir gün geçirdik...
SEVGİYLE VE NEŞEYLE KALIN....

15.03.2013

ÇAYIN ARKADAŞI KISIR

SELAM HERKESE...
Bugün Ankara dahil çoğu yerde şiddetli bir lodos var.Lodosun gözü yaşlıdır,yarına da yağmur yağar.Hafta sonu için yapılan planlar da suya düşer:)
Dün İNTİKAM dizisini izlerken içeceğimiz çaya eşlik etsin diye yaptım kısırı.Ben evlenene kadar nerdeyse hiç yememiştim kısırı.Biz de çok yapılmazdı.Annem de çalıştığı için günlere falan da gitmezdik.
Ne zaman ki evlendim ve Elom'la tanıştım kısır macerası da başladı.Elo hamileliği süresince nerdeyse sadece kısıra aşerdi.Hemen hergün yapardı.Eee ben de yanında epey staj gördüm:)
Herkes farklı şekillerde yapıyor..Benim kısır tarifim ;
1 su bardağı köftelik bulguru yıkayıp kapaklı bir kabın içerisine alıyoruz.Sonra 1,5 yemek kaşığı salçayı bu bulgurla iyice karıştırıyoruz.Sonra 1 su bardağı kaynar suyu bulgurun üzerine döküp kapağını kapatıyoruz.Yaklaşık 15 dk. kendi halinde şişmesi için oracıkta bırakıyoruz..
İç malzemeleri bence zevkinize kalmış.Örneğin eşim çiğ maydanoz yemediğinden ben onu eklemem.Kıvırcığın göbek kısmından çıtır yapraklarını,taze soğanın beyaz kısımlarını,çekirdeği çıkarılmış domatesi,kornişon turşuyu minik minik doğrayıp bulgura ekleyip karıştırırım.Kısırı yerken çıtır çıtır olsun isterim ben.
Tabii ki baharatları,tuzu,zeytinyağı,limon ve nar ekşisiyle muhteşem bir hal alır.
Bizim milletimizin yemek kültürünü seviyorum.Bir bulgurdan bile kaç çeşit yemek yapmışız.Nasıl yaratıcı bir kültür.
İşte kısır maceram da bu şekilde...Dediğim gibi işin ustası değilim ama canım çektiğinde yapacak kadar biliyorum işte.
SEVGİYLE  KALIN....



14.03.2013

MISIRLI TAVUK ÇORBASI

SELAMLAR...
Akşam akşam şöyle mis gibi bir tavuk çorbası canım çekince yapmamak olmazdı.
Tarif çok basit.Düdüklü tencerenin içerisine iki tane kalçalı butu,bir iki diş sarmısağı,bir soğan,bir patates ve bir havucu koyuyorum.Üzerine biraz zeytinyağı ve tuz gezdirip suyunu ekleyerek 20 dk. pişiriyorum.
Başka bir tencereye biraz zeytinyağı koyup ocağı kısık ateşte açıyorum.Sonra 2 yemek kaşığı kadar un ekleyip hızlı hızlı karıştırıyorum.Un kahverengileşmeden düdüklüdeki tavuk suyunu süzerek ekliyorum.
Daha sonra kafama göre parça parça yaptığım tavuk etlerini ve mısır tanelerini tencereye ekliyorum.

Tavuk etleri zaten pişmiş olduğundan un kokusu gidene kadar kaynatıyorum.
 En son siz kendinize göre tuz,zerdeçal ve kırmızı biberle tatlandırabilirsiniz.
Biraz limon suyu ve sirke ile de işkembe çorbası tadında bir çorbanız olabilir...
Hem lezzetli, hem şifalı,hem bol vitaminli...Denemeyen varsa şiddetle öneririm:)
*****
SEVGİYLE VE AFİYETLE KALIN...

12.03.2013

ANKARA HAVASI

SELAMLAR....
Şu son bir haftadır farklı bir kış havası yaşıyoruz .Geçen yıl işe gidip gelirken buzda dans yaptığım günleri düşününce,şimdi çöldeymişim gibi hissedebilirim.
-10'lardaki Ankara geceleri,gürül gürül yanan kombi,soğukta kasılmaktan gerginleşen yüzüm,balkondan sarkan buz kütleleri bu yıl yok.
Bugün de güzel bir yağmur yağdı...
Ilık ılık,rengarenk...Çıktım dolaştım dışarıda.Temiz havayı koklayarak...''Oh be''dedim...''Geldin ya bahar,gitme artık'
SEVGİYLE VE BAHARLA KALIN...

11.03.2013

3D PİSA ...

Yeni haftadan merhaba....
Yazılarımı takip edenler bilirler,zaman zaman oğlumu bilgisayardan uzaklaştırabilmek için sihirli oyuncaklar bulmaya çalışıyorum.
İşte bu hafta sonu alıp geldiğimiz oyuncağımızın adı ''3D puzzle led ışıklı '' Değişik tarihi eser seçeneğiniz var..Fiyatı da 37 TL civarı.

Maketin malzemesi sert mukavvadan yapılmış.İşaretli yerlerden çıkarılıp yine belirtilen kısımlara takıp tamamlıyorsunuz.Kesme yapıştırma gibi ayrıntıları yok.Alt kısmına koyabilmeniz için led ışıklı bir tablası var.Bu tabla da plastik tarzı bir malzemeden,koyu renkte ve kaliteli duruyor.
Neden böyle söylüyorum,çünkü bitirip ışığını da yakınca  harika bir gece lambası oluyor.Farklı ayarlardaki ışığıyla başka başka renklerde yanıyor.En üstteki fotoya dönüş yapınız :)
Yanda ise lambanın tavana yansıyan ışığının görüntüsü var...
 Güzel miydi derseniz,güzeldi.Ama her zamanki gibi çok kısa sürdü.
12 yaş için biraz basit kaldı sanırım.Daha küçük yaştaki çocuklarınız için birkaç saat zaman geçirebileceği bir etkinlik.
Ata'ya bakarsanız çok hoşuna gitti.Tuz lambasını kapatıp gece Pisa Kule'siyle uyudu:)
İşte kısa bir hafta sonu özeti...
Yeniden görüşene kadar
SEVGİYLE KALIN....

8.03.2013

YAĞMURLU BİR İSTANBUL SABAHIYDI ( 8MART2002)


"OĞLUMA MEKTUP" ATA 7 yaşına girerken O'na yazdığım bir mektuptu..Bugün Ata 11 yaşında artık.
Bense bugüne aynı notu düşmek istiyorum....Dünya Kadınlar Günü'nde aldığım en büyük armağanım için...
"SEVGİLİ ATA; 
2002 yılının yağmurlu bir İstanbul sabahıydı.7 aydır canımın içindeydin.Birdenbire makineler minik kalbinin durduğunu söyledi.Doktorlar başıma toplanıp yeniden atmasını sağladılar kalbinin.Baban bile habersizdi olanlardan.Çünkü rutin bir kontrol için ordaydık.Ameliyata aldılar.Epidural olduğu için herşeyin farkındaydım.Kimseye aldırmadan elim karnımda 'bir küçücük aslancık varmış' şarkısını söylüyordum sana.
Seni karnımdan çıkarıp aldıklarında ağlamadın uzun süre.İlk ağlamanı duyduğumda gözyaşlarım sel oldu.Yüzünü gösterip götürdüler yanımdan.Bitti sandım,bitmemişti.Ben sana ne kadar inandıysam,doktorlar da o kadar inanmadılar.1500 gr 35 cm lik,kendi başına nefes alamayan,organları gelişmemiş,ancak sondayla beslenebilen bir bebeğe çok şans vermediler.Topuğundan aldıkları kanı bile durduramamışlardı.O ilk gece yağmur yağdı,ben ağladım..
Tam üç gün sonra gördüm seni.Küçücüktün.Ama benim canımdın.Hastaneden çıkıp eve geldim.Yatağına bakarak 30 gün boyunca seni bekledim.Evimize getirdiğimizde 1400 gr dın.
Bitti mi dersin...Hayır.4. ayında beyinde su toplanması var dediler,4 kez tomografiye girdin.Her birinde sonucu beklerken biz de orda bittik.Sonra sorun yok ama beyin damarlarında incelik söz konusu,ayağınızda bile sallamayın dediler.
9 aylıkken kucağımızda mosmor oldun birgün.Sonradan astıma dönüşecek hastalığının başlangıcıymış,10 gün hastanede yattık seninle.
Evimize döndük yeniden.Birden burnun,diş etlerin kanamaya,eklem yerlerinde kızarıklıklar oluşmaya başladı.Yine hastane yoluna düştük.İç kanama geçirmek üzere,kanı pıhtılaşmıyor dediler.7 şişe insan kanından ayrıştırılmış trombosit verdiler.Ve tam 1 sene boyunca her hafta gidip o minik ellerinden kan verdik.Sonucunu korku içinde bekleyerek.
Bu arada astım hiç peşimizi bırakmadı.Üzerine 6 ay içinde 3 kere zatürre geçirdin.Hele geçen sene gece olmasın diye dualar ediyordum.Uyuduğunda tıkanarak uyandığın için.İlaçları bünyen kaldırmadı.'Anne kalbim çok hızlı çarpıyor ' dedin.Taşikardi oluşmuş meğer.
Bu yıl biraz daha rahatız artık.Büyüdün güçlendin.
İşte sevgili oğlum...Savaşlarla geçirdiğin tam 7 yıl geride kaldı bugün.Bu kadar güçlü olduğun için,bu kadar hastalığa rağmen asla nazlı ve şımarık bir çocuk olmadığın için,bizim oğlumuz olduğun için sana çok teşekkür ederim.
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN....YÜZÜN HEP GÜLSÜN...SENİ HERŞEYDEN ÇOK SEVİYORUZ...
ANNEN...."

Bugün sabah uyandığımda bir kez daha anlattım Ata'ya..Öpüşüp koklaştık.Şımardık sabah sabah..
Boyumca oğlum var artık...Tamam ben de selvi boylu değilim ama yine de kocaman oldu oğluşum...
Öyle minikti ki doğduğunda hep öyle küçük kalacak sanırdım. :)Şimdi büyüdü de herşeye karışır oldu.
Dün şarkılar söylüyordum  O'nu uyandırırken ''niye şarkı söylüyorsun ki?'' dedi.''Mutluyum ondan,istersen söylemeyim'' dedim.''Yok o zaman söyle''dedi.
Çok seviyorum ben oğlumu....İyi ki inat etmiş gelmiş dünyama... 
SEVGİYLE VE SEVDİKLERİNİZLE KALIN:) 

6.03.2013

BEĞENDİK ERYAMAN'DA YEMEK....

MERHABA....
Yaklaşık 2-3 ay kadar önce Eryaman'da Beğendik mağazası açıldı.Aslına bakarsanız en az 10 yıldır sıkı Migrosçuyumdur.Ama yine de bir göz atmaya gittik.
İşte o zaman marketin içerisindeki yemek alanını keşfettik.Tabii Eryaman ve çevre ilçelerin ahalisi bizden çok önce keşfetmiş.Biz yine burnumuzun dibindekini görmeme hallerinde olduğumuz için.
Ne alırsan 5 TL.Mezgit fırın,Beğendik köfte,Kanat ızgara,lahmacun,pide,salata tabağı,tatlı ve daha bir sürü yeme alternatifi...Tabaklar da dolu dolu.Haşlanmış sebzeler,patatesler,yeşillik mutlaka tabakta bulunuyor.Yukardaki yemekler dışında lahmacunu da denemiş biri olarak söyleyebilirim ki çok lezzetliydi.Lahmacun heryerde yenmez çünkü.
Marketin yan tarafına camlı bölge yapmışlar ve hoş bir dizaynla  masaları yerleştirmişler.O kadar kalabalık oluyor ki yer bulmak zor oluyor..
Hani yolu düşen olursa diye yazıyorum,Göksu Park'ın yani gölün karşısında.Alışveriş yapmasam da arada yemek yemeye gidebileceğim yeni bir yer daha...
SEVGİYLE VE AFİYETLE KALIN...

1.03.2013

ESKİ POSTLAR: KEREVİZ SALATASI (Gün Batımı Eşliğinde...)

Selam..

Yine eskilerden bir tarif..Özellikle fotoğrafını çok seviyorum.Erdek'in batmakta olan güneşi eşliğinde portakal kabuğu içinde kereviz salatası...
******
Tarif ve devamı BURADA

İLAÇ TAŞIMA KUTUSU

MERHABA...
Bir haftayı daha bitirdik.Neşeli bir yazı yakışır bu güne ama arada bir burukluk gelip yerleşiyor.
Dün annemle otururken gözüme bu ilaç kutusu ilişti.Sonra bir benzerinden babamda,dayımda,yengemde olduğu aklıma geldi.
Bazı eşyalar belli özellikteki insanları getirir hemen akla...Emzik bebeğe aittir,başa takılı bir eşarp ve kahverengi çerçeveli gözlük babaannenindir,beyaz sakallar deyince dede gelir akla,vites topuzuna takılan tesbih taksi ya da dolmuş şoförünündür,tek elle ışık hızında yönetilebilen cep telefonu genç insana aittir.
 İşte ilaç kutusu da benim yaşımdaki bir insan için ,artık yaşlanmaya başlamış,kalp,tansiyon,şeker hastası olmuş anne ve baba demektir.
Hüzündür yani....Sürekli acı veren bir hatırlatmadır...
O yüzden çocukken güzeldir herşey...Gece korkmadan uyursun...Ya birşey olursa diye düşünmeden..
İşte bundandır bugün boğazıma atılan düğüm ...
SEVGİYLE VE SEVDİKLERİNİZLE KALIN...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...